TIMAR SİSTEMİ NEDİR ? ????

Tımar sistemi, Osmanlı Devleti’nden önceki Türk-İslam Devletleri’nin de kullandığı bir sistemdir. Osmanlı Devleti bu sistemi Türkiye Selçuklularından almış ve daha da geliştirerek kullanmıştır. Osmanlı tımar sistemi ile I. Murat Dönemi’nde tanışmıştır. Tımar, kısaca bazı hizmetler karşılığında devletin bir kısım toprak gelirlerini asker veya memurlara maaş karşılığı olarak vermesiydi.

Bu sistemin Türkiye Selçuklularında karşılığı “ikta” idi. Maaş karşılığı verilen bu topraklara “dirlik” adı verilirdi. Dirlik, devlete ait olan arazinin önemli bir kısmını oluşturuyordu.

Tımarlı Sipahiler

Bu toprağı ekip biçenler, ödemeleri gereken vergiyi devlete değil, devletin gösterdiği memur veya sipahilere öderlerdi. Bu vergiyi alan kişiler ise bu topraklarda oturarak aynı zamanda oranın güvenliğini sağlarlardı. Dirlik sahibi de denilen bu kişiler, devletten maaş almazlar ve toprak gelirlerinden maaşlarını alırlardı. Bu sayede devletin kasasından para çıkmamış olurdu. Ayrıca bu dirlik sahipleri belli sayıda atlı asker (sipahi) besleyerek üretim, askerlik ve yönetim alanında devlete yardımcı olurlardı. Bu askerler (cebelü) sayesinde yine hazineden herhangi bir para çıkmadan devlet düzenli bir orduya sahip olmuştur ki, bu ordu Osmanlı ordusunun önemli bir kısmını oluşturmaktadır (Tımarlı Sipahiler).

Dirlik arazi gelirlerine göre:
a-) Has
b-) Zeamet
c-) Tımar
diye üç bölüme ayrılır

Has : Padişah, sadrazam, vezirler, divan üyeleri, beylerbeyi ve sancakbeyi gibi üst düzeydeki devlet adamlarına verilen topraklardır. Geliri 100 bin akçe ve üstü olan topraklardır. Has sahibi bu gelirin her 5 bin akçesi için devlete bir asker (cebelü) yetiştirirdi. Has sahipleri görevde kaldıkları süre içinde bu toprağın sahibi olurlardı.

İlginizi Çekebilir:Basmacı Hareketi

✍ Bu taksimat yapılırken toprağın geliri ile kişinin makam ve rütbesi arasında bir paralellik söz konusudur.

Zeamet: Orta dereceli devlet memurlarına (tımar defterdarları, kale komutanları, alay beyleri, divan katipleri) verilen topraklardır. Geliri 20 bin ile 100 bin akçe arasındaki topraklardır. Görevde kaldıkları süre içinde bu toprağı kullanıyorlardı. 20 bin akçeyi geçimleri için ayırıyorlar, geri kalan her 5 bin akçe için 1 tane asker besliyorlardı.

 Tımar: Yıllık geliri 3 ile 20 bin akçe olan dirlik topraklarına tı- mar adı verilir. Daha çok asker ve memurlara verilen topraklardır. Tımar sahibi 3 bin akçeyi geçimi için ayırır. Daha sonra her 3 bin akçe için 1 tane asker yetiştirir.

Kılıç Hakkı : Tımarın en küçük bölümüne verilen addır (3 bin akçe).

✍ Has ve Zeametten farklı olarak tımar alan kişi kurallara uyduğu müddetçe tımarı ömür boyu elinde kalabilir ve hatta miras yoluyla çocuklarına da geçebilirdi.

Tımar Sisteminin Yararları

  1. Hazineden hiç para çıkmadan düzenli bir ordu meydana getirilmiştir (Tımarlı Sipahiler).
  2. Devlet uzak yerlerdeki topraklarının vergilerini toplama külfetinden kurtulmuştur.
  3. Toprağın boş kalması önlenmiş ve bu sayede üretimde süreklilik sağlanmıştır.
  4. Aynı topraktan hem köylünün hem tımar sahibinin ve hem de askerlerin ihtiyaçları karşılanıyordu.
  5. Tımar sahibi bulunduğu bölgenin güvenliğini sağ- layarak, jandarma görevini üstleniyordu. Yani devlet en ücra yerlere kadar asayişini götürmüş oluyordu. Bu sayede merkezi otorite güçlenmiş oluyordu
  6. Tımar sahibi ayrıca bulunduğu bölgeleri mimari alanında da donatıyordu ve bu sayede ülke bayındır hale geliyordu.

♻️ BİLGİ NOTU : Yeniçeriler yaya askerler olmasına karşılık Tımarlı Sipahiler atlı askerlerdir.

share Paylaş facebook pinterest whatsapp x print

Benzer İçerikler

Sarıkamış Harekatı
Sarıkamış Harekatı
II. OSMAN (GENÇ OSMAN)
II. OSMAN (GENÇ OSMAN)
Balkanlarda İlk İsyan Sırp İsyanları
Balkanlarda İlk İsyan Sırp İsyanları
Yeniçeri Nedir?
Yeniçeri Nedir?
Osmanlı Devleti İlk Daimi Elçilik
Osmanlı Devleti İlk Daimi Elçilik
Kanal Cephesi – Taarruz
Kanal Cephesi – Taarruz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Tarihbilgi.com.tr | © 2024 |